18 Temmuz 2008 Cuma

Vladimir Tatlin Üzerine Eleştiri


Şinasi Güneş

Tatlin’e toplumcu ütopyacı diyebiliriz. Çünkü birçok tasarımını uygulama olanağını bulamamıştır. Çağın teknolojisi buna elvermemiştir. Üçüncü Enternasyonal bunlardan biridir.

Tatlin 1920’de sanatsal yaratıcılığında günlük sorunların yansıtılmasından yana olan bir felsefeyi erek edinerek bir dönüşüm geçirmiş idi. Enteresan olan nokta şu ki; tasarımlarında kullandığı malzemeler günlük yaşantımızda kullanılması güç olan materyallerdi. Tatlin burada geçmi-gelecekçi bir felsefe çiziyor.

Bence 1920’den sonraki dönüşü sanatının amaç olarak değilde araç olarak algılanmaya başlandığının ilk adımı olmuştur.

Tatlin halkın gerçek devrimi kültür politikasını özümleme aşamasına gelinceye dek en iyi şekilde avan - garde sanatın desteklenmesinde görüyordu. O zaman işçi sınıfının kültürünün olmadığını kabul etmiş oluyor.

Tatlin yaptığı heykellerle günün işçi sınıfına ulaşamamıştır. Çünkü onun kullandığı simgeler soyut biçimlerle gün ışığına çıktığı için halkın anlamasına imkan yoktu. Tatlin geleceğe ve o günün entellektüel lerine hizmet etmiştir. Bu alandaki tıkanıklığını yaptığı çeşitli icatlarla gidermeye çalışmıştır. Ör: Az yakıtla çok ısı veren sobasını oturma ve yaşama birimleri tasarımlarını fabrikalarda çalışanlar için ucuz sağlıklı ve uygun giysilerini sayabiliriz.


Tatlin’in 3.Enternasyonal Anıtı Üzerine
Anıtın ısmarlama olması ilk etapta sınırlama getiriyor. Bu sınırlamalardan birine örnek:
Eiffel kulesine yanıt olması. Bu da anıtın yüksekliğinde bir sınırlama getiriyor.

Tatlin’in sosyalizme dayalı çalışmaları Tatlin’in gelişimini azaltmıştır. Sosyalist ideolojiye dayalı simgeler kullanması yüzünden üretimlerinde Tatlin olasılıkları sınırlamak zorunda kalmıştır.

Toplumcu bir sanat anlayışını benisemesi de sanatın araç olarak algılanmasına neden olmuştur.

Toplumcu Tatlin’den bugüne baktığımızda bugünün sanatının bireye yöneldiğini görüyoruz.

Haziran, 1991

Hiç yorum yok: